Odev Arsivleri
Adaletsiz Bir Ortamı Aklının Yardımı Olmadan Düzeltmek İmkansızdır.

BGR

Odev-Arsivleri - | - Tr.gg - Sanal Egitim Yuvasi

Faruk Nafiz Camlibel


FARUK NAFİZ ÇAMLIBEL hayatı ve şiirleri




18 Mayis 1889 yilinda Istanbul’da dogdu. 8 Kasim 1973’te Akdeniz’de seyreden Samsun gemisinde yasamini yitirdi. Türk siirinde "hecenin 5 sairi" diye bilinen sairlerden biridir. Bir süre Tip Fakültesi’nde ögrenim gördü. Kayseri, Istanbul ve Ankara’da uzun yillar ögretmenlik yapti. Istanbul’dan milletvekili seçildi (1946-1950). 27 Mayis 1960’tan sonra bir süre Yassiada’da tutuklu kaldi. Ilk siirlerini aruz vezniyle yazdi. Sonra hece veznine döndü. Anayurt adli bir dergi çikardi. Yenilikçi edebiyatimizin geçis döneminde dili, teknigi ve romantik Istanbul’lu kisiligiyle de olsa, Anadolu gerçegine açildi. Türkçenin gelismesine büyük katkilari oldu.





DINLE NEY`DEN
Ruhum, ki askindan i`tila diler,
Üstünde titreyen hep aözyasimdir.
Duydugun bu sesler, bu iniltiler
Kendi kitabemdir, mezartasimdir...

Senelerce andim seni yilmadan,
Ölürsem ne yazik anlasilmadan!
Tanrima bir kere secde kilmadan
Sana nezr ettigim derdli basimdir.

Gizli bu askin zevki matemde,
Icinden aglarsin güldügün demde.
Bana yadigarin kaldi alemde
Kirilmis bir ney ki son yoldasimdir!


KOSMA
Kirpigine sürme cek,
Kina yak parmagina:
Bu yil yasin girecek
Kiz, gelinlik cagina...

Anlatiyor durusum,
Ben sana vurulmusum;
Ko, düssün gönül kusum
Saclarinin agina.

Yas olsam gözden akmam,
Göz olsam gayre bakmam.
Vatanimsin, birakmam
Ellerin kucagina!


MAGARA
En uzun ölümü günlerce tatmis
Son demi yaklasan bir kurt var inde:
Magranin agzini bir tas kapatmis,
Acliktan ölüyor bir kurt icinde.

Cig gibi tepeden inen kayanin
Farki yok gitgide mezar tasindan.
Kan siziyor bu kana doymiyanin
Duvardan duvara vuran basindan...

Gözünde karanlik ecellesirken,
Az daha yastmak icin canini
Her gün el kaniyle ziyafet ceken
Koca kurt yaliyor kendi kanini.

At, coban, postunu omuzlarina,
Koy artik meydana bütün varini:
Ya cikar, ya cikmaz o kurt yarina,
Yaylaya zararsiz sal davarini.

Sakiyor magranin önünde sesin.
Gec, atlim, belli ki ruhun kanatli.
Atinin nallari tasa degmesin,
O zaman canindan olursun, atli!

Ey cimen gözleri, papatya basi
Bahara benziyen, yazi andiran!
Bir kimildatirsan eger bu tasi,
And olsun, ölüme gelmistir siran.


KIZIL SACLAR
Önce baygin bir iniltiydi yamactan duyulan,
Sonra bir gölge belirmisti kus ucmaz yoldan;
Asya`nin titreterek bagri yanik topragini
Geliyor, bakitim, uzaktan sökülen bir kagni...
Inleyen memleketimdir bu tekerlekte, dedim.
Hangi bir köylü bu kagniyle sürünmekte? dedim.
Canli bir yüz bana ayklasti, mehabetle dolu.
Kim bu ? Nerden bu gelis ? Hangi yolun yolcusu bu ?
Bu gelen bir yuvasiz kus gibi pervasizdi.
Bu gelen köylü, sesinden tanidim, bir kizdi.
Sanki vurmus da onun bir karasevda basina,
Kahramanlar gibi yalniz cikiyor dag basina...
Ne uzun yol yürümüs hali, ne yorgunluk izi,
Sacinin rengi bakirdandi, bakirdan derisi.
Yaklasirken bu bakir tenli güzel kivrilarak,
Karli gönlümde günes gördü kizil bir yaprak.
Bir kizil gün doguyor sandim o bastan yarina,
Gözlerim yandi dokundukca kizil saclarina.
Öyle bir kor gibi kizgindi ki korkuttu beni.
Dökülürken saci, kipkirmizi, kan tuttu beni.
Anladim ben, neye her ruha tekindir denemez;
Neye, bir kus gibi, her sacta gönül dinlenemez!
Anladim ben ki dokunmaz sana agyarin elil
Gögsümün sarmak icin yandigi binbir güzeli
Bu tutusmus basin en sonra unutturdugu bana.
Gözlerim görmüyor etrafi, günes vurdu bana...
Kagni kayboldu, günes batti, bir ishak sesi var.
Kiz uzaklasti, fakat bende o basdönmesi var.


KIS BAHCELERI
Dinmis denizin sarkisi, rüzgar uyumakta,
Rihtim boyu sonsuz bir üzüntüyle karalti,
Körfez düsünür, Kanlica mahzundur uzakta,
Mazi gibi sislenmis Emirgan Cinaralti.

Can verdi kisin sundugu taslarla zehirden
Her gonca kizil bir gül acarken yolumuzda,
Üstündeki son dallar agarmis diye birden
Pas tuttu nihayet sularin rengi havuzda.

Yerlerde gezen hatiralar var korulukta;
Yapraklar, atilmis nice mektuplara estir.
Mehtaba calan sapsari benziyle, ufukta,
Binlerce dalin verdigi tek meyva günestir.

Iclenme tabiattaki yekpare kederden,
Yas tutma dagilmis diye kuslarla cicekler,
Onlar dönecektir yine gittikleri yerden,
Onlarla giden günlerimiz dönmiyecekler.

Radyo Dinle

tv

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol