PES 2009 vs Fifa 2009
İnceleme Adı
» PES 2009 vs Fifa 2009
Platform:
PC
Tarih
20.04.2009
Kapak Görüntüsü:
Yıllar evvel, spor oyunları kategorisinde EA egemenliği söz konusuydu. Şu an 20 ve üzeri yaşta olanların çocukluğu da, EA Sports'un Fifa oyunlarıyla geçti. Mevzubahis oyunseverler, kuşkusuz Fifa 2000'i ayrı tutar. Sebebi ise, Türkiye Ligi'nin de oyunda yer almasıdır. Kendi liginin takımlarıyla oynayabilmenin tadına, ilk defa o zaman varmıştık. Fifa 99 ve ondan önceki Fifa oyunlarında yer almayan ligimiz, Fifa 2000'de bize "merhaba!" demişti. Tabi, Galatasaray'ın ligde yer almayışı ve yerine 2. ligden Sakaryaspor'un dahil edilişi, insanların hevesini kursağında bırakıyordu. Zira, Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı aldığı kadroyla oynamak, apayrı bir duygu yaşatacaktı insanlara. Şayet, Galatasaray Fifa 2000'de yer alsaydı, insanlar hala o oyunu oynuyor olurdu. Zira o efsane kadroyu başka bir yerde bulamazsınız.
Vanspor, Göztepe, Erzurumspor... O zamanlar güzide ligimize şeref veren takımlardan bazıları. Bu takımlar Fifa 2000'de de yer almıştı doğal olarak. Peki şimdi neredeler dersiniz?
Vanspor
Takım, "Belediye Vanspor" olarak geçiyor ve şu anda 2. ligde. (B ligi)
Göztepe
"Göz Göz", şu anda Türkiye 3. Ligi'nde mücadele ediyor.
Erzurumspor
2. ligde. (B ligi)
Adanaspor
Bank Asya 1. liginde.
İstanbulspor
2. ligde.
Tabi, Fifa 2000'de Türkiye Ligi'nin olması, oyunu sadece 2000 yılında oynamamızı sağlamadı. Belki de yıllarca oynandı bu oyun. Zira, Fifa 2006'ya kadar Türkiye Ligi'ni oyunda bir daha göremedik!
Fifa 2000, aslına bakarsanız, birçok yönden günümüzdeki Fifa oyunlarını sollardı. Örneğin, John Motson isimli spikeri hatırlayın. Benim futbol oyunlarında gördüğüm en iyi maç anlatımı, o spiker tarafından yapılıyordu. Sonra, Fifa 2000'deki taraftar seslerini hatırlayın. Gol kaçtığında çıkan, "oooov!" ve gol atıldığında çıkan "yeaaah!" seslerini hatırlayın. Neden EA, bunları bozdu? Sebebini söyleyeyim, Konami yüzünden.
Konami'nin Pes serisinde, taraftarın oyuna etkisi daha az. Oyunu oynarken, taraftarın sesi neredeyse hiç duyulmaz. Duyulsa da, etkilemez sizi. EA, Konami'nin oyunundaki bu özelliği görerek, elindeki en iyi kozu yerle bir etti. Artık son zamanlarda çıkan futbol oyunlarının herhangi birini açtığınızda, ruhsuz taraftarları rahatlıkla görebilirsiniz. Gol atıldığında, zannedersiniz cenaze kalkmış sahadan.
Aslına bakarsanız, EA Sports ve Konami, oyuncuların görüşlerine pek önem vermiyor. Zira, yıllardır iki oyunun da eksileri tartışılıyor ve binlerce görüş ardı ardına sıralanıyor. Peki, bu serilerdeki bariz hatalar, bu kadar belliyken ve bu kadar eleştiriliyorken, neden değiştirilmiyor?
Sebebi, "prensip" midir? Ya da, "bizi hatamızla kabul edin" mesajı mı verilmek isteniyor? Bence iki sebep de birbirinden saçma. Oyunseverler, bir oyunu neden hatasıyla kabul etsin ki? Burada önemli olan oyun değil, oyunu oynayan oyuncudur. Oyun yapımcıları da, kullanıcı görüşlerine daha fazla önem vermek zorundadır. Ha, dilerse yorumları gözardı edebilir. Peki sonuç ne olur? Oyun, eski yerini kaybeder. Aynı, Fifa'nın Pes 3 piyasaya çıktığı günden beri yaşadığı şey gibi.
20 yaşından küçük oyunseverler, kuşkusuz Pro Evolution Soccer serisiyle büyüdü. Fifa ise, sadece internet kafelerde oynanan bir oyun haline gelmişti. Örneğin, ben Playstation'da Fifa oynayana pek rastlamadım. "Playstation'da futbol" denince, akla tartışmasız "Pro Evolution Soccer" ve "Winning Eleven" gelir.
Yani bu demektir ki, bilgisayarlarda "Counter Strike" nasıl efsane ise, Playstation'da da PES ve WE o şekilde bir efsanedir.
İnsanların seçimlerinde, farklı kriterler rol oynuyor. Benim Fifa'dan bu seriye geçişim PES ile değil, ISS ile oldu. Playstation'ım için, oyun arayışındaydım. PS sahipleri iyi bilir ki, internetin henüz bu kadar gelişmediği yıllarda, oyun satan dükkanlara -ki biz onlara "CD'ci" derdik- gidilip, tek tek oyun kapaklarına bakılır ve o an keyfi bir seçim yapılarak, eve koşulurdu. Benim ISS ile tanışmam da, bu şekilde oldu. O ana kadar FIFA dışında futbol oyunu olduğunu dahi bilmeyen ben, ISS isimli futbol oyununu görünce, adeta şok olmuştum. "Demek ki başka futbol oyunları da var" tepkisi, sanırım ISS ile tanışıklıkla başlamıştır çoğu kişide. Tabi, eski oyuncular Sensible Soccer'ı bilir, lakin yaşı o kadarına müsaade etmeyenler için, ISS'nin yeri bir başkadır.
ISS'nin arka kapağına göz gezdirdim. Oyun içi görüntüleri çok hoş gözüküyordu. Hemen cepteki bozuklukları "CD'ci" ye bırakıp, eve koştum. Playstation'ı kurup vakit kaybetmeden oyunu açtım. Aslına bakarsanız, FIFA'nın güzelim menüsünden sonra, ISS menüsü karışık ve karışık olduğu kadar özensiz gözüküyordu gözüme. "İyi de, hani ligler?" tepkisi verirken, "sanırım parayı boşa verdik oyuna" düşünceleri zihne hakim oluyordu. Oyun hakkında olumsuz bir görüşüm vardı, ta ki zar zor da olsa "Dostluk Maçı" ayarlayabilip, maç başlayana kadar. "İşte bu!" dedim, oynadığım 3-4 maçtan sonra.
Hala da, "işte bu!" derim, her PES - WE oynadığımda. Oynanış, hareketler, kullanıcıyı özgür bırakan ve ne zaman ne olacağı belli olmayan bir maç, gönüllerde PES tutkusu yaratmıştı çoktan.
Nasıl yaratmasın ki? Topu aldığında sanki kramponunda ve topta mıknatıs varmış da, top yapışmış gibi duran bir Fifa vardı karşımızda. Topu aldığınızda, rakibiniz ayağınızdan topu alamıyor, futbolcular yorulmak nedir bilmiyor ve 90 metrelik top sürme maceraları yaşanıyordu. Ayrıca, yaşanılan pozisyonlar hep aynıydı ve pozisyonun gelişiminden, Rıdman Dilmen vari "gol olur!" tepkileri vermek mümkündü ve bu, oyundan çabuk sıkılmaya sebep oluyordu.
İşte, Pes'in, Fifa'yı geçmesine sebep olan, buydu. Tabi, bu yüzden Pes'in bazı eksiklikleri gözden kaçtı, Fifa'nın bazı artılarının gözden kaçması gibi. O yüzden, iki taraf da eksileri ve artılarıyla yıllar boyu yeni oyun çıkarttı.
Ta ki, 2008'e kadar!
Konami, Pro Evolution Soccer 2008 ile birlikte, yeni şeyler denemek istedi. Hem de, Pes 6 gibi, efsane bir oyundan sonra! Eksiklerini gidermek isterken, artılarını da kaybetmiş olması, Fifa'ya yaradı. Fifa da artık eksiklerini gidermeye başlamıştı çünkü.
Her şey 2008'de değişmeye başladı. Pes fanatikleri, hayal kırıklığına uğradı. Fifa ise, tekrar rekabeti başlattığını gösterdi.
...ve şimdi yıl 2009. Pes 2009, 2008'deki oyuna göre oldukça iyi. Lakin, 2008'deki şokun etkisi sürüyor. İnsanların aklında halen, "Fifa üstünlüğünü tekrar mı kazanıyor?" sorusu var. Fifa 09'un da büyük gelişmeler göstermesi, bu soruyu daha sık sorulur hale getirdi. Aslına bakarsanız, Pes 2009 asla başarısız bir oyun değil. Hatta, Fifa 09'dan eksik kalır yanı yok. -ki bana sorarsanız, Fifa 09'dan iyi- Lakin, uzun süre yerinde sayan Fifa'nın, son 2 yılda bu derece gelişme göstermesi ve Pes'in 2008'de duraklama dönemi yaşaması, bu iki oyunun daha sık kıyaslanmasına sebebiyet verdi.
Pes 2009 ve Fifa 09'dan ziyade, bu iki oyunu "seri" şeklinde değerlendirelim. Yani, geneline bakarak artı ve eksilerini sıralayalım. (ki yıllardır bu artı ve eksiler var ise, eleştirileri kaale almadıklarını gösterir.)
Fifa serisinin artıları:
- Lisans konusunda oldukça başarılılar. Daha çok oynanabilir lige sahipler ve bu açıdan her yıl Pes'e büyük fark attıkları ortada.
- Müzikler, yani "soundtrack". Her yıl, birbirinden güzel müzikler ihtiva ediyor. Dönemin hitleri, EA tarafından özenle seçiliyor ve menüdeyken, bu şarkıları dinlemek gayet hoş oluyor.
- Taraftar sesleri. Tabi, bu artısını bana göre 2006'dan sonra kaybetti.
- Pes'e göre, daha eski bir oyun olması ve konsolların yanı sıra, PC'de de yıllardır biliniyor olması. (Pes, konsollarda tanınmış ve PC'ye devşirme şeklinde çıkarılıyordu, 1-2 yıl önceye kadar.)
Fifa serisinin eksileri:
- Çoğu zaman, bir "futbol simülasyonu"ndan ziyade, "futbol oyunu" olarak kalması.
- Birbirinin kopyası şeklinde pozisyonlar yaşanması ve birkaç maçtan sonra, artık hangi atağın gol olacağını tahmin edebilmenin getirdiği heyecansızlık.
- Pas, top sürme ve şutların gerçekçilikten son derece uzak olması.
- Stadyumların ve oyuncu fiziklerinin, gerçeğine çoğu zaman benzememesi.
- Top sürerken topun ayağa yapışması ve rakiplerin asla topu alamaması.
- Futbolcuların doping yapmış olma ihtimali.
Zira, 90 dakika boyunca hiçbir futbolcu yorulmuyor.
Pes serisinin artıları:
- Bir futbol simülasyonu olması.
- Pas, şut, top sürme ve bilek hareketlerinin, gerçekçiliği büyük oranda artırması.
- Futbolcu özelliklerinin, gerçeğe daha yakın olması.
- Stadyum ve futbolcu fiziklerinin, daha gerçekçi görünümü.
- Genel oynanılabilirlik.
- Master League. (Bir efsane. Vorlander'li, Castolo'lu bir takımla başlayıp, dünya yıldızlarıyla devam eden bir takımla oynayabiliyorsunuz. Her şey, size bağlı!)
- "Edit" seçeneği. Takımları, futbolcuları düzenlediğimiz ekran gerçekten çok detaylı ve başarılı. Oyuncunun burnu, dudakları, gözleri, çene yapısı, vücut yapısı ve diğer bir sürü detayı tek tek değiştirebiliyorsunuz. Eğer, bu konuda yetenekliyseniz, kendinize çok benzeyen birini bile ortaya çıkarabilirsiniz!
Pes serisinin eksileri:
- Kuşkusuz, en büyük eksisi "lisans sorunu". Saçmasapan takım, stadyum ve futbolcu isimleriyle oynamak, futbolseverlerin tadını kaçırıyor.
- Seçilebilir lig ve takım sayısının çok az olması. (Halen bu konuda gelişme yok. 1 karma lig, 3 ülke ligi var oyunda)
- Menünün sıradanlığı, albeniye sahip olmaması. (Son 2 oyunda, menü konusunda gelişmeler var; lakin halen istenilen seviyede değill.)
- Müziklerin ön plana çıkamaması. (Son 2-3 oyunda, gayet güzel müziklere de rastlayabiliyoruz gerçi.)
- Spiker ve yorumcu. Ruhsuz maç anlatımı ve birçok pozisyonda hatalar. Örneğin, siz uzaktan yumuşak ve dağlara taşlara bir vuruş yapıyorsunuz, spiker: "çok az farkla aut" diyebiliyor. (Tabi bu sözlerim, ingilizce spiker için geçerli. Yoksa, japon spiker efsane zaten.)
Tabi, özel durumlar dışında son oyunları dışarıda tutmak gerek. Bazı eksiklikler giderilmeye başladı. Dediğim gibi, 2008'de her şey değişti!
Rekabet hiç kuşku yok ki, önümüzdeki oyunlarda daha da büyüyecek.
Pro Evolution Soccer 2010 ve Fifa 2010, bu değişimlerin de devam edip etmeyeceğini gösterecek. Bu konuda ilk atak, Konami'den geldi. Pes 2010 ile ilgili duyurular yapılıyor. Oyunda birçok yeniliğin yaşanacağı ve birçok hatanın giderileceği açıklandı. Özellikle, kullanıcılardan gelen önerileri dikkate alacaklarını belirtmişler. EA Sports cephesinde ise, henüz ses seda yok. Sanırım, Fifa 09 ile yakaladıkları başarının keyfini çıkartıyorlar halen. Umarız, bu bir rehavete yol açmaz ve aradaki tatlı rekabet devam eder. Zira amaç, "en iyiyi yakalayabilmek". Bunu hangi taraf başarırsa, o kazanır!
Futbolla ve futbol oyunlarıyla kalın.
Vanspor, Göztepe, Erzurumspor... O zamanlar güzide ligimize şeref veren takımlardan bazıları. Bu takımlar Fifa 2000'de de yer almıştı doğal olarak. Peki şimdi neredeler dersiniz?
Vanspor
Takım, "Belediye Vanspor" olarak geçiyor ve şu anda 2. ligde. (B ligi)
Göztepe
"Göz Göz", şu anda Türkiye 3. Ligi'nde mücadele ediyor.
Erzurumspor
2. ligde. (B ligi)
Adanaspor
Bank Asya 1. liginde.
İstanbulspor
2. ligde.
Tabi, Fifa 2000'de Türkiye Ligi'nin olması, oyunu sadece 2000 yılında oynamamızı sağlamadı. Belki de yıllarca oynandı bu oyun. Zira, Fifa 2006'ya kadar Türkiye Ligi'ni oyunda bir daha göremedik!
Fifa 2000, aslına bakarsanız, birçok yönden günümüzdeki Fifa oyunlarını sollardı. Örneğin, John Motson isimli spikeri hatırlayın. Benim futbol oyunlarında gördüğüm en iyi maç anlatımı, o spiker tarafından yapılıyordu. Sonra, Fifa 2000'deki taraftar seslerini hatırlayın. Gol kaçtığında çıkan, "oooov!" ve gol atıldığında çıkan "yeaaah!" seslerini hatırlayın. Neden EA, bunları bozdu? Sebebini söyleyeyim, Konami yüzünden.
Konami'nin Pes serisinde, taraftarın oyuna etkisi daha az. Oyunu oynarken, taraftarın sesi neredeyse hiç duyulmaz. Duyulsa da, etkilemez sizi. EA, Konami'nin oyunundaki bu özelliği görerek, elindeki en iyi kozu yerle bir etti. Artık son zamanlarda çıkan futbol oyunlarının herhangi birini açtığınızda, ruhsuz taraftarları rahatlıkla görebilirsiniz. Gol atıldığında, zannedersiniz cenaze kalkmış sahadan.
Aslına bakarsanız, EA Sports ve Konami, oyuncuların görüşlerine pek önem vermiyor. Zira, yıllardır iki oyunun da eksileri tartışılıyor ve binlerce görüş ardı ardına sıralanıyor. Peki, bu serilerdeki bariz hatalar, bu kadar belliyken ve bu kadar eleştiriliyorken, neden değiştirilmiyor?
Sebebi, "prensip" midir? Ya da, "bizi hatamızla kabul edin" mesajı mı verilmek isteniyor? Bence iki sebep de birbirinden saçma. Oyunseverler, bir oyunu neden hatasıyla kabul etsin ki? Burada önemli olan oyun değil, oyunu oynayan oyuncudur. Oyun yapımcıları da, kullanıcı görüşlerine daha fazla önem vermek zorundadır. Ha, dilerse yorumları gözardı edebilir. Peki sonuç ne olur? Oyun, eski yerini kaybeder. Aynı, Fifa'nın Pes 3 piyasaya çıktığı günden beri yaşadığı şey gibi.
20 yaşından küçük oyunseverler, kuşkusuz Pro Evolution Soccer serisiyle büyüdü. Fifa ise, sadece internet kafelerde oynanan bir oyun haline gelmişti. Örneğin, ben Playstation'da Fifa oynayana pek rastlamadım. "Playstation'da futbol" denince, akla tartışmasız "Pro Evolution Soccer" ve "Winning Eleven" gelir.
Yani bu demektir ki, bilgisayarlarda "Counter Strike" nasıl efsane ise, Playstation'da da PES ve WE o şekilde bir efsanedir.
İnsanların seçimlerinde, farklı kriterler rol oynuyor. Benim Fifa'dan bu seriye geçişim PES ile değil, ISS ile oldu. Playstation'ım için, oyun arayışındaydım. PS sahipleri iyi bilir ki, internetin henüz bu kadar gelişmediği yıllarda, oyun satan dükkanlara -ki biz onlara "CD'ci" derdik- gidilip, tek tek oyun kapaklarına bakılır ve o an keyfi bir seçim yapılarak, eve koşulurdu. Benim ISS ile tanışmam da, bu şekilde oldu. O ana kadar FIFA dışında futbol oyunu olduğunu dahi bilmeyen ben, ISS isimli futbol oyununu görünce, adeta şok olmuştum. "Demek ki başka futbol oyunları da var" tepkisi, sanırım ISS ile tanışıklıkla başlamıştır çoğu kişide. Tabi, eski oyuncular Sensible Soccer'ı bilir, lakin yaşı o kadarına müsaade etmeyenler için, ISS'nin yeri bir başkadır.
ISS'nin arka kapağına göz gezdirdim. Oyun içi görüntüleri çok hoş gözüküyordu. Hemen cepteki bozuklukları "CD'ci" ye bırakıp, eve koştum. Playstation'ı kurup vakit kaybetmeden oyunu açtım. Aslına bakarsanız, FIFA'nın güzelim menüsünden sonra, ISS menüsü karışık ve karışık olduğu kadar özensiz gözüküyordu gözüme. "İyi de, hani ligler?" tepkisi verirken, "sanırım parayı boşa verdik oyuna" düşünceleri zihne hakim oluyordu. Oyun hakkında olumsuz bir görüşüm vardı, ta ki zar zor da olsa "Dostluk Maçı" ayarlayabilip, maç başlayana kadar. "İşte bu!" dedim, oynadığım 3-4 maçtan sonra.
Hala da, "işte bu!" derim, her PES - WE oynadığımda. Oynanış, hareketler, kullanıcıyı özgür bırakan ve ne zaman ne olacağı belli olmayan bir maç, gönüllerde PES tutkusu yaratmıştı çoktan.
Nasıl yaratmasın ki? Topu aldığında sanki kramponunda ve topta mıknatıs varmış da, top yapışmış gibi duran bir Fifa vardı karşımızda. Topu aldığınızda, rakibiniz ayağınızdan topu alamıyor, futbolcular yorulmak nedir bilmiyor ve 90 metrelik top sürme maceraları yaşanıyordu. Ayrıca, yaşanılan pozisyonlar hep aynıydı ve pozisyonun gelişiminden, Rıdman Dilmen vari "gol olur!" tepkileri vermek mümkündü ve bu, oyundan çabuk sıkılmaya sebep oluyordu.
İşte, Pes'in, Fifa'yı geçmesine sebep olan, buydu. Tabi, bu yüzden Pes'in bazı eksiklikleri gözden kaçtı, Fifa'nın bazı artılarının gözden kaçması gibi. O yüzden, iki taraf da eksileri ve artılarıyla yıllar boyu yeni oyun çıkarttı.
Ta ki, 2008'e kadar!
Konami, Pro Evolution Soccer 2008 ile birlikte, yeni şeyler denemek istedi. Hem de, Pes 6 gibi, efsane bir oyundan sonra! Eksiklerini gidermek isterken, artılarını da kaybetmiş olması, Fifa'ya yaradı. Fifa da artık eksiklerini gidermeye başlamıştı çünkü.
Her şey 2008'de değişmeye başladı. Pes fanatikleri, hayal kırıklığına uğradı. Fifa ise, tekrar rekabeti başlattığını gösterdi.
...ve şimdi yıl 2009. Pes 2009, 2008'deki oyuna göre oldukça iyi. Lakin, 2008'deki şokun etkisi sürüyor. İnsanların aklında halen, "Fifa üstünlüğünü tekrar mı kazanıyor?" sorusu var. Fifa 09'un da büyük gelişmeler göstermesi, bu soruyu daha sık sorulur hale getirdi. Aslına bakarsanız, Pes 2009 asla başarısız bir oyun değil. Hatta, Fifa 09'dan eksik kalır yanı yok. -ki bana sorarsanız, Fifa 09'dan iyi- Lakin, uzun süre yerinde sayan Fifa'nın, son 2 yılda bu derece gelişme göstermesi ve Pes'in 2008'de duraklama dönemi yaşaması, bu iki oyunun daha sık kıyaslanmasına sebebiyet verdi.
Pes 2009 ve Fifa 09'dan ziyade, bu iki oyunu "seri" şeklinde değerlendirelim. Yani, geneline bakarak artı ve eksilerini sıralayalım. (ki yıllardır bu artı ve eksiler var ise, eleştirileri kaale almadıklarını gösterir.)
Fifa serisinin artıları:
- Lisans konusunda oldukça başarılılar. Daha çok oynanabilir lige sahipler ve bu açıdan her yıl Pes'e büyük fark attıkları ortada.
- Müzikler, yani "soundtrack". Her yıl, birbirinden güzel müzikler ihtiva ediyor. Dönemin hitleri, EA tarafından özenle seçiliyor ve menüdeyken, bu şarkıları dinlemek gayet hoş oluyor.
- Taraftar sesleri. Tabi, bu artısını bana göre 2006'dan sonra kaybetti.
- Pes'e göre, daha eski bir oyun olması ve konsolların yanı sıra, PC'de de yıllardır biliniyor olması. (Pes, konsollarda tanınmış ve PC'ye devşirme şeklinde çıkarılıyordu, 1-2 yıl önceye kadar.)
Fifa serisinin eksileri:
- Çoğu zaman, bir "futbol simülasyonu"ndan ziyade, "futbol oyunu" olarak kalması.
- Birbirinin kopyası şeklinde pozisyonlar yaşanması ve birkaç maçtan sonra, artık hangi atağın gol olacağını tahmin edebilmenin getirdiği heyecansızlık.
- Pas, top sürme ve şutların gerçekçilikten son derece uzak olması.
- Stadyumların ve oyuncu fiziklerinin, gerçeğine çoğu zaman benzememesi.
- Top sürerken topun ayağa yapışması ve rakiplerin asla topu alamaması.
- Futbolcuların doping yapmış olma ihtimali.
Zira, 90 dakika boyunca hiçbir futbolcu yorulmuyor.Pes serisinin artıları:
- Bir futbol simülasyonu olması.
- Pas, şut, top sürme ve bilek hareketlerinin, gerçekçiliği büyük oranda artırması.
- Futbolcu özelliklerinin, gerçeğe daha yakın olması.
- Stadyum ve futbolcu fiziklerinin, daha gerçekçi görünümü.
- Genel oynanılabilirlik.
- Master League. (Bir efsane. Vorlander'li, Castolo'lu bir takımla başlayıp, dünya yıldızlarıyla devam eden bir takımla oynayabiliyorsunuz. Her şey, size bağlı!)
- "Edit" seçeneği. Takımları, futbolcuları düzenlediğimiz ekran gerçekten çok detaylı ve başarılı. Oyuncunun burnu, dudakları, gözleri, çene yapısı, vücut yapısı ve diğer bir sürü detayı tek tek değiştirebiliyorsunuz. Eğer, bu konuda yetenekliyseniz, kendinize çok benzeyen birini bile ortaya çıkarabilirsiniz!
Pes serisinin eksileri:
- Kuşkusuz, en büyük eksisi "lisans sorunu". Saçmasapan takım, stadyum ve futbolcu isimleriyle oynamak, futbolseverlerin tadını kaçırıyor.
- Seçilebilir lig ve takım sayısının çok az olması. (Halen bu konuda gelişme yok. 1 karma lig, 3 ülke ligi var oyunda)
- Menünün sıradanlığı, albeniye sahip olmaması. (Son 2 oyunda, menü konusunda gelişmeler var; lakin halen istenilen seviyede değill.)
- Müziklerin ön plana çıkamaması. (Son 2-3 oyunda, gayet güzel müziklere de rastlayabiliyoruz gerçi.)
- Spiker ve yorumcu. Ruhsuz maç anlatımı ve birçok pozisyonda hatalar. Örneğin, siz uzaktan yumuşak ve dağlara taşlara bir vuruş yapıyorsunuz, spiker: "çok az farkla aut" diyebiliyor. (Tabi bu sözlerim, ingilizce spiker için geçerli. Yoksa, japon spiker efsane zaten.)
Tabi, özel durumlar dışında son oyunları dışarıda tutmak gerek. Bazı eksiklikler giderilmeye başladı. Dediğim gibi, 2008'de her şey değişti!
Rekabet hiç kuşku yok ki, önümüzdeki oyunlarda daha da büyüyecek.
Pro Evolution Soccer 2010 ve Fifa 2010, bu değişimlerin de devam edip etmeyeceğini gösterecek. Bu konuda ilk atak, Konami'den geldi. Pes 2010 ile ilgili duyurular yapılıyor. Oyunda birçok yeniliğin yaşanacağı ve birçok hatanın giderileceği açıklandı. Özellikle, kullanıcılardan gelen önerileri dikkate alacaklarını belirtmişler. EA Sports cephesinde ise, henüz ses seda yok. Sanırım, Fifa 09 ile yakaladıkları başarının keyfini çıkartıyorlar halen. Umarız, bu bir rehavete yol açmaz ve aradaki tatlı rekabet devam eder. Zira amaç, "en iyiyi yakalayabilmek". Bunu hangi taraf başarırsa, o kazanır!
Futbolla ve futbol oyunlarıyla kalın.